11/14/2009

BİR KADEH DOLUSU ZENGİNLİK...



Koyu renkli bir şişe alırsınız elinize,tepesi parlak bir kagıtla sıkıca sarılmıştır.Şişe üzerinde koca bir etiket,etiket üzerinde de dantelli yazılar olur genelde.Koyu puntolarla Şarap yazar o karmaşanın arasında.Biraz ilgi duyan rekoltesine bakar şöyle göz kenarıyla,içmiş olmak için içense fiyatından karar verir kalitesine,kimisinin hiç umrunda degildir ne fiyat ne üzüm ne de kalite…Halbu ki bu ülkede böyle olmamalı vaziyet.İnsanlar değerini bilmeli şarabın.Sadece içen kesim için konuşmuyorum.Bence bu korunması gereken bir değerdir.Şimdiki lider şarap üreticisi ülkeler daha şarap hakkında pek bir şey bilmezken 2000 yıl önce Anadoluda şarap üretilirmiş ancak şimdi ki duruma bir bakın,bizde artık amiyane tabirle Şarapçı diye bir hakaret var.Gerçi böyle diyorum ama bu zenginliğin değerini bilmememiz biraz da bizim kültürümüzden kaynaklanan bir şey olsa gerek. Osmanlı zamanında da Anadolu da şarapla sadece gayri müslümler uğraşırmış.Müslümanlardan bir kısmıda gizli gizli içermiş haliyle.Yakın tarihimizde 1920lerde Rumlardan ve Ermenilerden devr almışız şarap haneleri. Oysa bizde herşeye rağmen bu gelenek başından beri sürdürülseydi kim bilir dünya da halis muhlis Türk şarabı nasıl bir yer alırdı?Bildiğim kadarıyla bir zamanlar Türk şarabı tamamen benliğini kaybedecekmiş ancak aziz insan Mustafa Kemal ATATÜRK enğin görüşlerini bu konuda da kullanmış ve Tekel’e direktifler vermiştir. Fransadan şarap uzmanları getirtilmiş ülkemizdeki önemli ve lezzetli üzümlerden degerli kupajlar(harmanlar) çıkartılmıştır.Mesela ülkemiz şarapçılığının en önemli üzümlerinden olan Bogazkere,Öküzgözüyle birleştiğinde ortaya enfes bir şarap çıkmaktadır ki bu Fransız uzmanların bize tavsiyesidir.Türk şarapçılığı şimdilik ortalama 80-90 yaşındadır.Şarap dünyasında ki genel bir kanıya göre iyi şarap üretmek için ortalama bir yüz yıl geçmesi şarttır.Sanırım şöyle bir 10-15 sene sonra ülkemiz şarapları çok daha iyi konumda olacaktır diye ümit ediyorum.Aslında bu konuda yazılacak çok şey var.Şu an ülkemizde bir çok yerel şarap üreticisi olmasına rağmen fiyatları Avrupa pazarıyla karşılaştırdığımızda yerel şaraplar çok pahalı.Bunun büyük sebebide şarabın agır vergiler altında ezilmesi.Bence Türkiye’nin maden rezervi toprağın altında degil aksine üstünde.Şarapçılığın Türk ekomomisine çok büyük katkısı olabilir.En azından Dünya da bu konuda popüler olabilir,hak ettiğimiz saygın yere varabiliriz. Ancak bu da şarapçılığımızın iyi konuma gelmesi gibi biraz zaman alabilir çünkü şu sıralar ülkemizdeki yıllık şarap tüketimi kişi başına ortalama 0.72 lt. Sanırsam bunun 0.5ltsinide turistler tüketiyordur.Bu benim tahminim tabi ki.İşin özü ne yazık ki zenginlikler dolu ülkemde zenğinligin değeri hiçbir zaman bilinmediğinden şarabı adabıyla içen,içmese bile onun degerini bilen insanda çok az.Bu durumda da bütün sebepler zincirleme sonuçlar doğuruyor.Tabi ki ülkemde, biranın hüküm sürdügü ülkemde, alkolizmin olmasını istemem. Bu konuda tabi ki şarap üreticilerine büyük rol düşüyor.Umarım bir gün Dünyada Türk şarabı hak ettiği yeri bulur,insanlar bu değeri geç olmadan fark eder,Şarapçı hakaret yerine övgü sözcüğü olarak kullanılır.
Serdar ÖZNEL



Hiç yorum yok: